PEKİN: Xi Jinping’in Çin’deki otoriter yönetimi, çoğu tasasız hayatlar yaşamak için kaçmak zorunda kaldığından, ülkenin iş dünyası için bir endişe kaynağı haline geldi.
Son iki yılda, Çin lideri Xi Jinping’in teknoloji, emlak ve eğitim gibi sektörlere yönelik baskıları ve “toplumsal refah” çabası, özellikle Xi’nin üçüncü kez iktidara gelmesinden bu yana Çin’in zengin toplumunu korkuttu. 20. Ulusal Kongre Geçen Ekim ayında Komünist Parti’nin Singapur postası bildirildi.
Xi Jinping üçüncü dönemini kazandığından beri Çin’den sayısız iş adamı yurt dışına göç etti.
Göre Yeni dünya zenginliğiyatırım göçmenlik danışmanlığı Henley’in küresel bir veri zekası ortağı ve Ortaklar2022’ye kadar yaklaşık 10.800 zengin Çinli göç etmiş olacak, bu 2019’dan beri en fazla ve yalnızca Rusya’dan sonra ikinci.
Ek olarak, Çin yeniden açıldıktan sonra göç, bir hafta öncesine kıyasla önemli ölçüde arttı. Singapur Postası’nın bildirdiğine göre, Covid pandemisinin ilk günlerinde göçmen sayıları düşüktü, ancak 2022’ye gelindiğinde sorgulamaların iki kattan fazla arttığı bildirildi.
Xi, geçen Ekim ayında yaptığı ulusal kongre konuşmasında sık sık “ortak refah” terimini vurguladı. “Toplumsal refahı” “Çin tarzı modernleşmenin” bir parçası olarak gördü ve servet biriktirme mekanizmasını standartlaştırma ve “aşırı yüksek gelirleri düzenleme” sözü verdi.
Ekim ayı ekonomik verilerine göre, çeşitli basında çıkan haberlere göre, Çin’in ihracatı düştü, enflasyon yavaşladı, yeni banka kredileri düştü, emlak piyasasındaki gerileme yoğunlaştı ve perakende satışlar, Şangay’ın Nisan-Mayıs aylarında kilitlenmesinin ardından ilk kez düştü.
Sıkı tecritlerin ortasında, Çin’in yabancı işletmeleri de ülkedeki benzeri görülmemiş zorluklar ve belirsizlikler nedeniyle pazarlarda gelişmek için mücadele etti.