Ukrayna: Çin, bazı ülkelerin Ukrayna ihtilafında ‘ateşi körüklemeyi’ bırakması gerektiğini söyledi

RAnna

Global Mod
Global Mod


PEKİN: Çin, “derinden endişeli” Ukrayna çatışması kontrolden çıkabilir, Dışişleri Bakanı Qin çetesi Salı günü yaptığı açıklamada, bazı ülkeleri ABD yakınlarındaki görünür bir kazıda “yangını körüklemeyi” bırakmaya çağırdı.
Geçen yıl Moskova ile “sınırsız” bir ortaklığa giren Pekin, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalini kınamaktan kaçındı. ABD, Pekin’in yapmayacağını söylediği halde Çin’in Rusya’ya askeri yardım sağlaması durumunda sonuçları konusunda uyarıda bulundu.
Qin, bir dışişleri bakanlığı forumunda yaptığı konuşmada, “Çin, Ukrayna’daki çatışmanın artmaya devam edeceğinden ve hatta kontrolden çıkacağından derin endişe duyuyor.”
ABD’yi hedef alıyor gibi görünen yorumlarında, “Bazı ülkeleri ateşi körüklemeyi derhal bırakmaya çağırıyoruz” dedi ve “‘bugün Ukrayna, yarın Tayvan’ı övmeyi bırakmaları gerektiğini” de sözlerine ekledi.
Qin’in yorumları, Rusya’nın TASS haber ajansının Çin’in üst düzey diplomatı Wang Yi’nin Salı günü ve Başkan Xi Jinping’in Ukrayna’nın işgalinin yıldönümü olan Cuma günü yapması beklenen bir “barış konuşması” öncesinde Moskova’ya geleceğini söylediği sırada geldi.
Çin dışişleri bakanlığından bir sözcü, Wang’ın Rusya ziyaretinin iki ülke arasındaki bağları daha da ilerletmek için bir fırsat olacağını söyledi.
Wang Wenbin düzenli bir haber brifinginde, “Çin, iki devlet başkanına yönelik ikili ilişkileri ilerletmek için Rusya ile çalışma fırsatını değerlendirmeye hazırdır.” dedi.
Yine Salı günü Çin, Xi’nin Moskova tarafından desteklenen bir kavram olan “bölünmez güvenlik” ilkesini desteklemeyi amaçlayan amiral gemisi güvenlik girişimi Küresel Güvenlik Girişimi (GSI) hakkında bir rapor yayınladı.
Rusya, Batılı hükümetlerin, hiçbir ülkenin başkalarının pahasına kendi güvenliğini artıramayacağı “bölünmez güvenlik” ilkesine dayanan 1999 tarihli bir anlaşmaya saygı göstermeleri konusunda ısrar etti.
Pazartesi günü Macaristan’da bir mola sırasında Wang, Ukrayna’daki savaşa müzakere edilmiş bir çözüm çağrısında bulundu.
Aynı gün ABD Başkanı Joe Biden, bir dayanışma gösterisi olarak Kiev’e sürpriz bir ziyarette bulunarak Ukrayna’ya 500 milyon dolarlık askeri yardım ve Rus elitlerine karşı bu hafta tamamen açıklanacak ek yaptırımlar sözü verdi.
Pekin, Moskova’nın Ukrayna’ya yönelik operasyonunu kınamaktan veya savaşı Rusya’nın kendi güvenliğini korumak için tasarlanmış “özel bir askeri operasyon” olarak tanımlayan Kremlin’e uygun olarak “işgal” olarak adlandırmaktan kaçındı.
Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’yı işgali, Avrupa’da 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana en ölümcül çatışmalardan birini ve 1962 Küba Füze Krizi’nden bu yana Moskova ile Batı arasındaki en büyük çatışmayı ateşledi.

‘ÖLÜMCÜL SİLAHLAR’

Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Rusya’yı güvenliğine yönelik en büyük iki ulusal tehdit olarak görüyor. Xi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yardım etti ve Batı’nın Moskova’yı tecrit etme baskısına direndi
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Cumartesi günü, ABD’nin Çin’in Rusya’ya “ölümcül yardım” sağlamayı düşündüğü konusunda derin endişe duyduğu konusunda uyardı ve Wang bunun “ilişkimiz için ciddi sonuçları olacağını” söyledi.
NBC News ile yaptığı bir röportajda Blinken, “Silahlar da dahil olmak üzere en azından düşündükleri birkaç tür ölümcül yardım var” dedi ve Washington’un yakında daha fazla ayrıntı yayınlayacağını da sözlerine ekledi.
Avrupa Birliği’nin üst düzey dışişleri yetkilisi Josep Borrell Pazartesi günü Çin’i Rusya’ya silah göndereceği konusunda uyardı ve bunun bir “kırmızı çizgi” olacağını söyledi.
Çin’in Rusya’ya herhangi bir silah tedariki, Ukrayna’daki savaşın bir yanda Rusya ve Çin ile diğer yanda Ukrayna ve NATO’nun ABD önderliğindeki askeri ittifakı arasında bir çatışmaya dönüşme olasılığını tehlikeye atabilir.
Pekin defalarca Washington’u Ukrayna’ya silah tedarik ederek çatışmayı tırmandırmakla suçladı.